Büyük verinin hayatımızdaki yeri, gün geçtikçe daha da belirginleşiyor. Her yeni gün, bireyler ve kurumlar olarak teknolojik değişimlere daha hızlı uyum sağlama yeteneğimizi artırıyor. Adaptasyon sürecinde zaman zaman geride kaldığımızı düşünsek de, büyük verinin sağladığı olanaklarla bu durumu aşmak için önemli adımlar attık. Artık teknolojilerin evrimini önceden tahmin edebiliyor, daha esnek bir yapıyla karşılayabiliyoruz. Öğrenen organizasyonlar olarak, büyük verinin sağladığı kaynaklarla stratejik kararlarımızı daha etkili bir biçimde şekillendirebiliyoruz.
Büyük veri, günlük hayatımızda internet, mobil cihazlar ve sosyal medya gibi dijital platformlardan elde edilen devasa veri setlerini ifade eder. Bu verilerin toplanması kadar, zamanında analiz edilip stratejik hamlelere dönüştürülmesi de kritik öneme sahip. Örneğin, “We Are Social” dijital pazarlama ajansının her yıl yayınladığı raporlar, sosyal medya kullanımına dair global ölçekte kapsamlı veriler sunmaktadır. 2024 raporuna göre, dünya genelinde 8,08 milyar insanın 5,61 milyarı mobil, 5,35 milyarı internet, 5,04 milyarı ise sosyal medya kullanıcısıdır. Türkiye özelinde de, 86,04 milyon insan nüfusunun 80,69 milyonu mobil, 74,41 milyonu internet ve 57,50 milyonu aktif sosyal medya kullanıcısı olarak rapor edilmiştir.
Bu veri zenginliği, firmaların hızlı strateji geliştirmelerine ve potansiyellerini artırmalarına olanak tanır. Büyük verinin sunduğu imkânlar, ihtiyaç duyduğumuz her türlü bilgiye erişim sağlayarak karar alma süreçlerimizi güçlendirir. Bunun yanı sıra, bulut teknolojisi de büyük verinin saklanmasında devrim yaratmıştır. Bulut sayesinde, firmalar verilerini daha verimli bir şekilde depolayarak maliyetlerini düşürmekte ve ölçeklendirme yapabilmektedir. Bulut teknolojisi, her birey veya kurumun istediği zamanda gerekli bilgilere erişimini sağlamaktadır. Nesnelerin İnterneti (IoT) ise, veri toplayan cihazlar arasındaki iletişimi güçlendirerek verimliliği artırmaktadır. IoT ile her yeni gelişme, sürdürülebilir ve güvenli bir dünya yaratma hedefimize katkıda bulunmaktadır. Bulut, büyük veri, yapay zekâ ve 5G gibi teknolojilerle birleştiğinde, akıllı endüstrilere yeni fırsatlar sunmaktadır.
“6G teknolojisi, 2030 yılında hayatımıza hızlı bir giriş yapacak!” Öte yandan, 6G teknolojisi 2030’da ticari olarak piyasaya sürülecek ve veri işleme hızlarımızı 100 kat artıracak. Bu gelişme, derin öğrenme ve büyük verinin analizinde devrim niteliğinde sonuçlar getirecektir. Günümüzde nörolojik olarak yapılan araştırmaların büyük veri ve yapay zeka faktörüyle birleştirilmesi sayesinde veri toplama sahası daha da genişlemiştir. Nöromorfik hesaplama ile yapılan çalışmalar, yapay zekanın insan faktörünü daha iyi analiz etmesine olanak tanıyor. İnsan beyninin nöral yapılarının modellenmesi, teknoloji ile elde edilen verimliliği artırmakta ve enerji verimliliği sağlamaktadır. Sonuç olarak, büyük veri, bulut teknolojisi, IoT, 6G ve nöromorfik hesaplama gibi yenilikler, günümüz dünyasında stratejik karar alma süreçlerimizi köklü bir şekilde dönüştürmektedir. Bu değişimler, hem bireyler hem de kurumlar için yeni fırsatlar ve büyüme imkânları sunmaktadır.
Referanslar
https://www.guvenliweb.org.tr/dokuman-detay/we-are-social-subat-2024-raporu